5 HAZİRAN, DÜNYA ÇEVRE GÜNÜ KUTLU OLSUN!...
STD BAŞKANI: ÖZER TOPSES |
“Bir şahsın yaşadıkça memnun ve mutlu olması için lazım gelen şey, kendisi için değil, kendisinden sonra gelecekler için çalışmasıdır.”
Gazi Mareşal Mustafa Kemal ATATÜRK
***
Değerli arkadaşlar,
Birleşmiş Milletler, 1972 yılında 5 Haziran’ı, “Dünya Çevre Günü” olarak ilan etmiştir. Her yıl çevre sorunlarına dikkat çekmek için bir ana tema belirlenir ve dünyanın dikkatine sunulur. Bu yıl ki ana tema “Yeşil Ekonomi; Sizi de kapsıyor mu?” olarak belirlenmiş.
Bu soruyu, yani güzel ülkemizde temiz enerji üretimini ve kullanımını, gelin hep birlikte soralım ve olası yanıtlarını araştıralım. Bu güzel yanıtları sıralayacak olursak,
İstanbul, Fındıklı İlköğretim Okulunda 21 Mayıs 2012 tarihinde hayata geçirilen ve öğrencilerin “Güneş Ağacı” adını verdikleri Güneş Enerjisi Paneli, deprem gibi acil durumlarda kesintisiz elektrik enerjisi sağlayacak, küresel karbondioksit salınımı azaltılmasına da katkıda bulunacak. Fındıklı Rotary Kulübü’nün sağladığı maddi destek ile Som Enerji tarafından yapılan güneş enerjisi paneli, okulun tükettiği elektriğin bir kısmını güneşten karşılayacak; böylece enerji tüketiminde tasarruf sağlanmış olacak. Güneş panelinin yıl boyunca üretmiş olduğu yaklaşık 700kws enerji ile her sene dört adet ağacın hayatı kurtarılacakmış. Diğer okullarımızın da dikkatine sunulur.
İş Bankası, çevrenin korunmasına yönelik projelerine 2008 yılı sonunda “81 İlde 81 Orman” projesi ile başladı. Bu proje ile ülke genelinde şimdiye kadar yapılmış en büyük kurumsal ağaçlandırma faaliyetini gerçekleştiren İş Bankası, TEMA Vakfı ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı işbirliğiyle çalışmalarını sürdürüyor. 2011 yılı içinde kuruyan fidanların yerine dikilen tamamlama fidanı sayısı 145 bini aşmış durumda. 4 yılda ağaçlandırılan 65 ille toplam 1.200 hektar alana 1,7 milyon fidan dikildi. 2012yılında ağaçlandırma yapılacak illere Bolu ile başlandı. Kalan 15 il ile birlikte projenin dikim aşaması tamamlanacak ve sonrasında bakım çalışmaları devam edecekmiş.
TTNET, doğayı korumak için müşterisi ve çalışanlarıyla işbirliği içinde yol alıyor. Operasyonlarını ‘akıllı bina’dan yöneterek ve karbonmonoksit emisyonunu azaltarak doğanın korunmasına katkıda bulunan kuruluşun binasında doğalgaz, su ve elektrik tasarruflu kullanılırken, kağıt atıklar Şişli Belediyesi ve TEMA Vakfı ile paylaşılıyor. Elektrik alımları Enerjisa’dan yapılırken, yapılan açıklamaya göre, rüzgâr santrallerinde üretilen yenilenebilir enerji kullanımına da özen gösteriliyor. Şirketin çevreci bir diğer uygulaması da e-fatura. Bu talimatı veren TTNET’liler, doğanın korunmasına destek olurken, teşvik amacıyla ilk faturalarında yüzde 10’luk indirim kazanıyor. Yapılan açıklamaya göre, TTNET’in e-fatura uygulamasıyla şu anda elde edilen sonuçlar şöyle: Kağıt atıkların geri dönüşümü sayesinde yıllık 1.572 ton kağıt tüketimi önleniyor. 1.572 ton kağıt tüketimi ise 786 bin kg karbon emisyonu, 290 bin lt yakıt kullanımı ve 2 bin 358 ağaca karşılık geliyormuş.
Fındıklı ilköğretim okulu öğrencilerinin "Güneş Ağacı" |
Geçtiğimiz günlerde İstanbul’un iki noktasında son derece özel bir organizasyon yapıldı. Şişli ve Kartal’da ‘Yüzde 100 Ekolojik Pazarlarda Ekoloji Kitap Günleri’ ismiyle düzenlenen organizasyonun ilki için 2 Haziran’da Şişli, 3 Haziran’da da Kartal seçildi.Etkinlik çerçevesinde ekolojiyle ilgili konularda yayınlar yapan yayınevleri kitaplarını sergiledi, ayrıca yazarlar okuyucularıyla buluşma ve kitaplarını imzalama fırsatı buldular. Buğday Derneği’nin organize ettiği etkinlik, gelecek yıllarda da tekrarlanarak geleneksel bir kimliğe kavuşturulacakmış.
TURMEPA gönüllüleri, 26 Mayıs Cumartesi günü eşzamanlı olarak birçok ilde kıyı temizliği gerçekleştirdi. ‘Akdeniz’i Temiz Tutalım’ kampanyası çerçevesinde Türkiye dahil tüm Akdeniz ülkelerindeki çevre odaklı sivil toplum örgütlerinin desteğiyle, kıyılarımız eşzamanlı olarak temizlendi. Akdeniz’e kıyısı olan toplam 21 ülkede gerçekleştirilen etkinlikte bu yıl İstanbul, Kocaeli, Fethiye, Göcek, İzmir ve Bursakıyılarına odaklanılmış.
ÇEKÜL, kuruluşunun ilk yıllarında 92 Orman Projesi’ni hayata geçirmişti. Beklenenin üstünde ilgi gören bu projenin devamı olarak 1994 yılında ‘7 Ağaç Ormanları’ girişimi başlatıldı. Çevre ve Orman Bakanlığı işbirliğiyle sürdürülen proje, her bireyin, her yıl tükettiği kadar ağacı doğaya geri kazandırmasına olanak sağlıyor. Bugüne kadar yaklaşık 900.000 doğaseverin desteğiyle dikilen fidanların sayısı 3.5 milyona ulaşmış.
Değerli arkadaşlar,
Yukarıda güzel ülkemizin sağlıklı çevre geleceği ve temiz enerji kullanımı için beğendiğim ve sıralamaya çalıştığım ekolojik yanıtlar, umarım giderek artar. Bu artışın sizlerin, yerel yönetimlerimizin, ilgili STK’ların ve özelliklede tüm yöneticilerimizin katkısı ile daha da hızlanacağına inanıyorum.
Ancak Sayın Necla Unutmaz’ın aşağıda vurguladığı gibi “Yaşayan Gezegen’raporunu, güzel ülkemizin ekolojik konumunu iyi bilmemiz ve ona göre gereken önlemleri en kısa sürede almamız gerekiyor. Bilgilerinize sunmak istedim.
Sevgi ve saygılarımla (05.06.2012)
Prof. Dr. Mehmet Ali KÖRPINAR
TÜRKİYENİN EKOLOJİK BİLANÇOSU NE DİYOR?
“Yaşayan Gezegen” raporu insanın tüketim hızının ulaştığı boyutlarla dünyayı tükettiğini ortaya çıkardı. Böyle giderse yeni bir gezegene daha ihtiyacımız olacak”
Geçtiğimiz günlerde yayınlanan bir rapor, tüketim hızımızın ulaştığı boyutları ortaya koydu. WWF, yani Doğal Hayatı Koruma Derneği’nin Londra Zooloji Derneği ve Küresel Ayak İzi Ağı işbirliğiyle iki yılda bir yayımladığı ‘Yaşayan Gezegen 2012’ isimli raporunun ortaya koyduğu çarpıcı sonuç, dünya insanlarının mevcut yaşam tarzı ve tüketim alışkanlıklarını devam ettirmesi halinde 1.5 gezegene daha ihtiyaç duyacağı yönündeydi.
Mart ayında Türkiye için ilk kez yayınlanan ‘ekolojik ayak izi’ raporuna göre, Türkiye’nin tüketim düzeyi, dünya genelinde kişi başına düşen doğal kaynak kapasitesinin yüzde 50 üzerinde. İşte, o rapordan ekolojik karnemiz:
Dünyada görüldüğü gibi Türkiye’de de, 1970’lerden beri biyolojik kapasite açığı artıyor.
Türkiye, kişi başına düşen Ekolojik Ayak İzi sıralamasında 150 ülke arasında 68. sırada yer alıyor.
Türkiye’nin de içinde bulunduğu Akdeniz Havzası’nda ekolojik limit aşımı son 50 yılda sekiz kat arttı.
Türkiye’nin ekolojik ayak izi, sahip olduğu yenilenebilir doğal kaynakların iki katı.
Türkiye’nin ekolojik ayak izinin yaklaşık yarısını karbon ayak izi oluşturuyor.
1 yorum:
Değerli site yöneticisi,bloğunuzdaki paylaşımlarınız çok yararlı oluyor ağır ceza avukatı olarak bu paylaşımlardan dolayı teşekkür ederiz.
Yorum Gönder