Yem Fabrikaları Fahiş Fiyattan
Yem Satıyor
ÇAPAR KANAT
Son yıllarda hayvancılık sektörü endüstriyel süt sektörünün
çiğ süt fiyatları ve canlı hayvan ithalatının baskısı altında idi. Son günlerde
buna yem fabrikalarının fahiş fiyat iddiaları da
eklendiği görülüyor.
Tarımsal Süt Üreticileri Merkez Birliği Sayın Ali Koyuncu
şahsımıza yaptığı özel açıklamada ve bundan önceki yazdığımızda yem
fabrikalarının fahiş fiyatla fabrika yemi sattıklarını bu nedenle fabrika
yemlerinin de ithal edilmesi gerektiğini bildiren açıklamalarda bulunmuştu.
Tarım ile ilgili kuruluş temsilcilerinin görüşlerini aktarmaya devam ediyoruz.
Tarsus Ziraat Odası Başkanı Sayın Ali Ergezer;
TSÜMB Başkanı Sayın Ali Koyuncu’nun fabrika yemlerinin
fahişliği konusundaki beyanları tamamen doğrudur. Büyükbaş, küçük baş hayvan
fabrika yemlerinin ana maddeleri dane yemler ve yemlik buğdaydır. Türkiye de
buğday hasadı esnasında yağışların da olması dolayısı ile oldukça yüksek yemlik
buğday ortaya çıkmaktadır. Dane mısır ve buğday da fiyatlar geçen ve evvelki
yılda hemen hemen aynı iken, hatta yem fabrikalarının önüne TMO ithal daha ucuz
dane mısırı koymuşlar iken bu fabrikalar elde ettikleri ucuz hammaddelerin
fiyatlarındaki ucuzluğu sattıkları hayvan yemine yansıtmadılar. Bizden sürekli
ucuza elde ettikleri hammaddeleri işleyip satarlar iken fahiş fiyattan
satmaktadırlar.
Fabrika yemindeki gümrük oranları sıfırlandığı takdirde bu
sefer dane mısırı üreten çiftçilerimiz zarar görecek, bunu satın alacak yerli
fabrika bulamayacaktır. Gümrük vergileri bu oranda devam ettiği takdirde de
hayvancılık sektörü yem fabrikalarının insaf ve merhametine terk edilmiş
vaziyette olacaktır. Yem fabrikaları çiftçiler ve hayvancılık sektörü arasında
aracıdır. Türkiye de üreticiler değil aracılar para kazanıyor. Devlet bunun bir
şekilde hal çaresini bulmak zorundadır. Bu çarelerden biri ise fabrika
yemlerindeki gümrük oranlarının mevcut % 130 oranından % 100’e çekilerek
fabrika yemi üreticilerinin fahiş fiyat politikalarına dur denilebileceğini
devlet göstermelidir. Veya fabrika yemi ithalatı da yapılabilir seviyeye gelmesi
için gümrük vergileri gerekirse daha da aşağılara çekilmelidir..diyor.
Ziraat Mühendisleri Odaları Başkanı Sayın Dr. Turhan Tuncer:
Ülkemizde tarımsal girdilerin ve elde edilen ürünlerin
fiyatları (üretici bazında) düşünüldüğünde tarımsal faaliyeti gerçekleştirmek
her geçen gün zorlaşmakta, diğer ülkelerle rekabet etmek olanaksız hale
gelmektedir.
Tarımsal istatistiklerimiz incelendiğinde ekilmeyen buna
ekilemeyen de diyeceğimiz topraklarımızın miktarı sürekli artmakta
üreticilerimiz üretimden kopmaktadır. Üretimi bırakan insanı yeniden üretime
döndürmek çok zordur.
Bütün belirtilen bu olumsuzluklar düşünüldüğünde Hayvan ve
et ithalatı nasıl ki tüketici bazında et fiyatlarını düşürmediği gibi yerli
besicilerimizi ayakta duramaz hale getirmiştir.
Düşünülen fabrika yemi ithalatı geçici bir süre üretici
açısından yem fiyatlarını ucuzlatabilir. Ancak bu hem yem sanayicilerimiz, hem
de yem ham maddesi üreten üreticilerimiz için yıkım olur. Bu uygulamalar
bizleri sürekli ithalata mahkum eder. Günlük çözümler yerine yerli üretimi
artırmanın yöntemleri geliştirilmeli, hayvancılık yapan işletmelerin özelikle
kaba yemini kendisinin üretmesi teşvik edilmeli, verilen kredilerde bu durum
ölçüt olarak düşünülmelidir.
Tarımsal sektörümüzü sadece hayvancılık ve yem yönünden
değerlendirdiğimizde dahi kapatılan KİT’lerimizin ne kadar önemli olduğu bu
yaşanan olaylarla ortaya çıkmaktadır.
Türkiye toprak, iklim ve bitki zenginliği bakımından önemli
potansiyeli bulunan bir ülkedir. Bu ithalat sürecinin tersine dönmesi Türkiye’nin
kendi ekolojik koşullarına, insanının ihtiyaç ve çıkarlarına uygun
sürdürülebilir üretim planları yapmasına ve doğru tarım politikaları
uygulamasına bağlıdır, diyor.
Sektörün ve ilgililerin görüşlerini yansıtmaya gelecek
yazımızda da devam edeceğiz.
***
URL: http://www.ciftlikdergisi.com.tr/?p=37905
Yazan: Çapar KANAT - 23 Şubat 2013.
Yorum: Adnan SERPEN - 28 Şubat 2013
Çapar Bey,
Yorumlarınıza tamamen katılıyorum,haklısınız,özelleştirmenin
hayvancılık sektörümüze etkilerinin neler olacağı zamanında dile getirilirken
alay edildi,yine özelleştirmenin olumsuz etkilerinin bu şekilde olacağını kimse
tahmin etmedi.Çünkü özelleştirmeyi savunanlar ve uygulamaya konan siyasi
oterite planlama anlayışından uzak yarının ne olacağını kestiremeyen kişiler
olunca böyle bir tablonun yaşanması elbette kaçınılmaz.Özelleştirmeyi yere göğe
sığdıramayan ekonomistlerimiz ve meslek mensupları görsünler. Hayvancılıkla
ilgili oldukça ilginç bir dönem yaşıyoruz, sorunlar azalacağı yerde gittikçe
içinden çıkılmaz hale geliyor. Böyle bir tabloyu hayvancılığı ve ekonomileri
gelişmiş ülkelerde göremiyoruz,çünkü herşey belli bir plan ve program dahilinde
yapılıyor. Bizde ise daima siyasi otoritenin öncelikleri dikkate alınır ondan
sonra planlama arkadan gelir.Durum böyle olunca ters ve yanlış giden kesin bir
şeylerin olduğunu düşünüyorum, selamlar.
Adnan SERPEN
Veteriner Hekim
İZMİR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder